İstanbul düşmanlar tarafından işgal altındadır. Bir grup milli mücadeleci İstanbul’dan, Anadolu’daki kurtuluş hareketine destek olmaya çalışır. Daha önce bir süre İngiltere’de yaşamış olan Kemal, istihbarat sağlaması için görevlendirilir. Kemal, İstanbul’a yeni atanan bir İngiliz subayın yerine geçer. Casusluk yaptığı sırada tanıştığı İngiliz generalin kızı Elizabeth’e âşık olacaktır.
Film, amcasının intikamını almak isteyen bir adamı anlatır. Maclane yeni bir altın madeni işletecektir. Madeni idare etmesi için yeğeni Tom’u çağırır. Madenin yerini gösteren bir haritayı yardımcısına vererek yeğeni Tom’a yollar. Aynı gece Maclane çiftliğine baskın düzenleyen haydutlar tarafından öldürülür. Tom amcasını öldüren haydutlardan intikam almaya çalışacaktır.
Orhan kendisine yapılan saldırıdan ucuz kurtulmuştur. Fakat aldığı yara hafızasını yitirmesine neden olur. Kim olduğunu ve neden öldürülmek istendiğini hatırlayamaz. Hayatını borçlu olduğunu öğrendiği Hülya’nın yanında kalır. Onun da yardımıyla ipuçlarını bir araya getirmeye başlar. Zamanla bir suç şebekesiyle ilişkisi olduğunu öğrenir. Bu arayış çevresindekilere zarar vermeye başlar. Böylece Orhan’ın suç şebekesine karşı bir mücadeleye girmekten başka çaresi kalmayacaktır.
Naci ve Fikri komedyenlikle geçinen iki arkadaştır. Üçüncü sınıf pavyonlarda çalışmaktadırlar. Ama paralarını almayı başaramadıklarından bir türlü iki yakaları bir araya gelmemektedir. Uyuşturucu kaçakçıları, katiller ve mafya arasında başları sürekli yeni belalara girmektedir. Şahit oldukları bir cinayetten kurtulmaları çok kolay olmayacaktır. İki kafadar çareyi kılık değiştirmekte bulur. Onlar artık Naciye ve Fikriye isminde iki müzisyendir. İzmir’e doğru çıktıkları yolculukta Gülten de aralarına katılacaktır.
İstanbul’da bir hafta içinde birçok cinayet işlenir. Öldürülenlerin bazıları Milli Emniyet Teşkilatı’nın göz hapsine aldığı kişilerdir. Uluslararası anarşist bir çete olan Mirak Teşkilatı’na mensup bu kişiler beraberinde birçok ipucunu da götürür. Emniyet Teşkilatı çetenin gizli bir iş üzerinde olduğunu tespit eder. Ellerinde sadece şüphelendikleri tek bir casusun bilgileri kalır. Bu casus üzerinden yapılacak işin ne olduğunun çözülmesi gerekir. Emniyet Teşkilatı’nın en önemli polislerinden Kemal, bu çok bilinmeyenli denklemi çözmeye çalışacaktır.
Feridun Bey, Samsun’un köklü bir ailesinden gelmektedir. Erkek çocuğunun da aile geleneğini devam ettirmesi ister. Ancak Feridun Bey’in erkek zannettiği çocuğu kızdır. Bu durumu sadece Nermin’in dadısı ve annesi bilmektedir. Nermin’e jimnastik dersi vermek için gelen Ömer durumu daha da karmaşık hale getirecektir.
Fabrikatör Keramet Bey’in oğlu Metin, özel bir kolejde okur. Babası kolejin kurucularından olduğu için istediği gibi davranmaktadır. Okulun müdürü Metin’i ve arkadaşlarını disipline etmeye çalışır. Ancak bir türlü başaramaz. Bu yüzden öğretmenler kısa sürede işi bırakır. Yeni işe başlayan Hülya öğretmen de ilk günden Metin ile tartışır. Bu hadise Metin ile Hülya’nın birbirine yakınlaşmasına sebep olacaktır.
Kenan, iki arkadaşıyla beraber kabadayılık yapar. Gece kulüplerinden zorla haraç toplar. Sevgilisi Nesrin, Kenan’ın yaptığı işi bırakmasını ister. İlk başta Kenan razı olmaz. Ancak arkadaşlarından biri kavga esnasında kollarında ölünce tövbe eder. Nesrin’le evlenir ve bir çocuğu olur. Taksi şoförlüğü yaparak geçinir. Bir gece yakın arkadaşı Selim yaralı olarak evine gelir. Başına gelenleri anlatamadan hayatını kaybeder. Ertesi gün de Selim’in parasının peşinde olan adamlar Nesrin’i ve oğlunu öldürür. Kenan, tövbesini bozarak ailesinin intikamını alacaktır.
Aynı taksi durağında çalışan Nebahat ile Polim Hüseyin arasında ezeli bir rekabet vardır. Arap mafyasının hesaplaşması neticesinde ölen yaşlı bir adamın son nefesine birlikte şahitlik ederler. Adam ölmeden önce yeğenini bulmaları karşılığında yüklü bir mükâfat teklif eder. Nebahat ve Polim Hüseyin arasındaki rekabetin geçerli bir sebebi vardır artık. Zennube’yi bulup vasiyeti yerine getirmek için harekete geçerler. Ancak vaziyet tahmin ettiklerinden daha ciddidir. İnadı bırakıp birlikte hareket etmeleri gerekmektedir.
Osman daha bir çocukken babası eşkıyalar tarafından öldürülür, kardeşi ise kaçırılır. İntikamını almak için büyüyünce zaptiye zabiti olur. Ne var ki askeri kurallara uymadığı gerekçesiyle ordudan atılır. Beş yıllığına sürgüne gönderilir. Ancak sürgüne gitmeden kuzeninin yardımıyla firar eder. Köylülere zulmeden eşkıyalarla savaşmak için dağa çıkar. Eşkıyalarla mücadele eden Osman, yıllar sonra kardeşine kavuşacaktır.
Aysel, denize düşen bir uçağın yolcularından biridir. Kazadan sonra yapılan aramalarda bulunamamış, üzerinden dört yıl geçince mahkeme öldüğünü varsayarak Turgut’un tekrar evlenmesine müsaade etmiştir. Halbuki Aysel denize düştükten sonra ıssız bir adaya sürüklenerek hayatta kalmıştır. Turgut, Nuran ile evlendiği gün İstanbul’a gelen Aysel’i görünce ne yapacağını şaşırır. Nuran’a meseleyi bir türlü anlatamaz. Aysel, bir yandan Turgut’u kıskandırmak için Cahit’le vakit geçirirken bir yandan da öz kızı Nilgün’den gerçek kimliğini saklamanın üzüntüsünü yaşamaktadır.
Zeynep ve Bülent yeni evlidir. Ancak düğün arefesinde ikisi de işlerinden kovulur, evsiz kalır. Beraberliklerinin ilk günleri sokaklarda, tanıdıklarının evlerinde geçer. Nihayet bir imkân karşılarına çıkar. Bülent, özel şoförlük yapacaktır. Tek mesele yatılı kalacak olmasıdır. Bu ayrılık Zeynep için büyük bir şans olur. Zira o da kocasından habersiz bir hizmetçilik işi ayarlamıştır. Geceleri çalışacağı konakta kalacaktır. Genç çift haftada bir gün buluşmak üzere ayrılır. Fakat ikisi de henüz aynı konakta iş bulduklarının farkında değildir.
Hüseyin bir kadeh içki içmek için bara gider. İçeride sarhoş bir müşteriden başka kimse yoktur. Biraz sonra gelen esrarengiz bir adam yeşil gözlü, hasır şapkalı bir kadını aramaktadır. Öyle birinin olmadığını söylemeye fırsat kalmadan sarhoş müşteri silahını çekip adamı vurur. Hüseyin bir anda bir cinayet davasının ortasında kalmıştır. Gecenin ilerleyen saatlerinde dışarı çıktığında, şans eseri tarif edilen kadınla karşılaşır. Adı Perihan’dır. Önce iddiaları reddeder. Ancak olayın polise aksettiğini öğrenince gerçekleri anlatmak zorunda kalır. Perihan kocasını aldatmaktadır. Bunu öğrenen bir düşmanı ona şantaj yapar. Kurtulmaya çalışan kadın, kendini hırsızlıktan cinayete bir dolu suça karışmış bulur.
Tekin ve Fatma iş adamı Ahmet ile ortak iş yapmak isterler. Birbirlerinden habersiz Ahmet’i ikna etmeye çalışırlar. Bu süreçte Ahmet, Tekin ile arkadaşlık kurar ve onunla iş yapmaya karar verir. İşi Tekin’e kaptırmak istemeyen Fatma, Tekin ile bir mücadeleye girecektir.
Cavidan ve Orhan evlidir, ama sürekli tartışmaktadırlar. Bir gün Orhan’a çok kızan Cavidan annesinin evine gider. Orhan ise teselliyi pavyonda arar. Gittiği pavyonda şarkı söyleyen Melek ile karşılaşır. Orhan’a âşık olan Melek, onun evine taşınır. Orhan’ın komşuları bu durumu Cavidan’a söyler. Cavidan, Orhan’ı yeniden kazanmak için harekete geçer. Ancak iki kadın arasında kalan Orhan ne yapacağını bilmemektedir.
Fatma, Avrupa’dan döndüğü gün annesine bir miras kaldığını öğrenir. Annesi yıllarca dayısını sakat bir kızı olduğu bahanesiyle dolandırmıştır. Dayısı da mirası sakat yeğenine bırakmıştır. Mirasın alınabilmesi için Fatma’nın sakat numarası yapması gerekir. Bu iş için avukat Kemal bir süreliğine Fatma’yı gözetleyecektir. Ancak bu durum Fatma ve Kemal arasında bir aşkın başlamasına sebep olacaktır.
Naci, Muhteşem Serseri namıyla şöhret bulmuş acar bir gazetecidir. Özellikle magazin haberlerine meraklıdır. Bu sayede çapkınlık için de bol bol fırsat bulur. Naci’nin serseriliklerinden sıkılan patronu, ona maharetini sergilemek için bir fırsat verir. Kısa süre sonra İstanbul’a gelecek bir Arap Prensesi ile röportaj yapacaktır. Ancak bu vakte kadar Prenses’in ne bir kare fotoğrafı çekilebilmiş ne de hakkında tek satır bilgi alınabilmiştir. Naci, yardımcısı Nuri aracılığıyla Prenses’in nerede kalacağını öğrenir. Ancak kimse kızının güvenliğini tesis etmek isteyen Kraliçe’nin bir oyun oynayacağını hesap edememiştir.
Bacanak olan Çeto ve Molla kalaycı dükkânı işletirler. İçgüveysi olan bacanaklar, kayınvalideleriyle hiç anlaşamazlar. Bir yemek esnasında kayınvalideleriyle yine tartışırlar. Haklı olduklarını ispatlamak için de Molla kayınvalidesiyle, Çeto ise karısıyla ladese tutuşur. Galip olmak isteyen iki bacanak ellerinden geleni yapacaktır.
Yüzbaşı Ayyıldız, Türk Milli Emniyeti'ne mensup bir ajandır. Doktor Wong’un komutasındaki düşmanların eylemlerini sürekli başarısızlığa uğratmaktadır. Bu yüzden Wong da silahın gizli projelerini ele geçirmek ve Ayyıldız’ı öldürmeyi plânlamaktadır. Bunun için ajanları Boris ve Tamara’nın yanına yurtdışından Jan Kempten’i getirtir. Boris, silahı üreten profesörün kızını kaçırmayı başarır. Fakat Ayyıldız, Wong’u ve ekibini bulmakta zorlanmayacaktır.